Hiçbir yere ulaşmayan, hiçbir bağlantı yolu olmayan köprü – Bridge to Nowhere
Bir Orta Amerika ülkesi olan Honduras uzun yıllar İspanyol sömürgesi olarak kalmış ve 1821’de bağımsızlığına kavuşmuştur. Bu yüzden resmi dili İspanyolcadır. Orta Amerika’nın yoksul ülkelerinden biridir ve doğal afetlerden ciddi biçimde etkilenmektedir.
Nikaragua, El Salvador ve Guatemala ile komşu olan ülkenin Karayip Denizi ve Güney Pasifik Okyanusuna kıyısı vardır. Geneli dağlarla kaplı olan ülkenin alçak kesimlerinde subtropikal, yüksek kesimlerinde ılıman iklim hakimdir Bulunduğu konum itibariyle ülke dönem dönem kasırgalardan etkilenmiştir.
Honduras Devleti 1996 yılında Choluteca nehri üzerinde yeni bir köprü inşa etmeye karar verir. Ülkenin hava şartları düşünüldüğünde bu yeni yapılacak köprünün çok dayanıklı bir köprü olması gerekiyordu. Köprü yapımı için bu alanda iyi iş çıkardıkları bilinen bir Japon firması ile anlaşma yapıldı. Firma zor hava şartlarına uyumlu, tasarım ve mühendislik harikası eşsiz sağlamlıkta bir köprü inşa etti. 2 yıl içerisinde inşaat tamamlandı ve 1998 yılında köprü kullanıma açıldı. Halk köprünün bir kıyısından diğer kıyısına geçerken bu muazzam esere hayran kaldı.
1998 yılı ekim ayında Honduras’ı yeni bir kasırga vurdu. Dünya üzerindeki gelmiş geçmiş doğal afetlerin en korkunçlarından biri olan Mitch Kasırgası dört gün sürdü. Dört gün içinde ülkede altı aylık bir sürede yağacak kadar yağmur yağdı. Kasırga ülkenin her tarafında büyük yıkımlara yol açtı. Choluteca nehri yükseldi ve tüm bölgede seller yaşandı. Yaklaşık 6 bin kişi bu felakette hayatını kaybetti. Mitch ülkede 2 milyar dolar zarara yol açtı.
Honduras’taki bütün köprüler biri hariç yıkılmıştı. Japon mühendislerin yaptığı Choluteca köprüsü sapasağlam ayaktaydı. 22 yıl önce gerçekleşen bu doğal afette köprü olduğu gibi dururken köprünün birbirine bağladığı yollar tamamen ortadan kalkmış, en ufak bir yol emaresi dahi kalmamıştı. Üstüne üstlük bu olaydan sonra nehir yatağını değiştirmişti. Yani artık köprünün altından bir nehir akmıyordu. Nehir köprünün yanından geçerek yeni yatağında akıyordu. Hiçbir yere ulaşmayan, hiçbir yolu birleştirmeyen ve hiçbir nehrin üzerinden akmayan bir köprü.
Choluteca köprüsü bütün ihtişamıyla öylece duruyor. Japonlar işlerini gerçekten başarmışlar, en güçlü kasırgaya bile dayanıklı harika bir yapıt, ancak 22 yıldır köprü olarak bir işlevi yok.
Köprünün hikayesi işte böyle. Hatta bizim bununla ilgili bir deyimimiz var. “Köprünün altından çok sular aktı.” Bu deyim “Zamanla koşullar çok değişti, eski durum kalmadı.” Anlamında kullanılır.
Yazar: Sennur Gülenbay