Serinin ikinci filmi olan Harry Potter ve Sırlar Odası’nda Harry, Hogwarts’a dönme hayalleri kurar fakat Dobby adında ki cin Harry’i engelemeye çalışarak Hogwarts’a giderse tehlikeye gireceği konusunda uyarıda bulunur. Harry Quidditch takımının en önemli ve vazgeçilmez arayıcısı haline gelmiştir.
Olaylar bir yandan gelişirken Harry Potter’ın en yakın arkadaşlarından Hermonie’nin taşlaştığı haberi gelir. Hermonie ile birlikte okulda birkaç kişi daha taşlaşmıştır. Ron’un kız kardeşi Ginny, Lord Voldemort tarafından kaçırılarak Sırlar Odasına götürülmüştür. Bu durum Harry Potter’ı tuvalet hayaleti Mızmız Myrtle’a yönlendirmiştir. Harry’nin eline gizemli bir günlük geçer.
Bu günlük okul kayıtlarında Tom Riddle olarak ismi geçen Lord Voldemort’a aittir. Haryy, okul içerisinde gerçekleşen olumsuz olayların nedenini araştırmak için Ron ile birlikte Hagrid’in yakın arkadaşı Aragog’un yanına giderler. Yaşanan olayların onunla bir ilgisi olmadığını öğrenirler. Lockhart, Ginny’i kurtaracağıını öğretmenlere söyler.
Ron ve Harry ise Ginny’nin kurtulması için ona yardım etmeye giderler fakat o sıra Lockhart’ın bir yalancı, sahtekar oldukları gerçeğini öğrenirler. Lockhart’ın yazdığı kitaplarla elde ettiği şöhret ve başarısının arkasında kitaplarda geçen anıların başka büyücülerin anıları olduğunu öğrenirler. Yaptığı sahtekarlığı öğrenen Harry ve Ron onu tehdit ederek Lockhart ile birlikte Sırlar Odası’nı bulmaya çalışırlar.
Mızmız Myrtle’ın tuvaletine giderek yıllardır orada çalışmayan musluğun Sırlar Odası’nın kapısına ait olduğunu öğrenirler. Sırlar Odası’na giderken yaşanan bazı olaylardan dolayı Harry, odanın sonuna kadar tek başına ilerler. Orada Ginny’nin yerde yatan bedenini görür. Odada Basilisk ile mücadele eden Harry, Anka kuşu’nun yardımıyla Ginny ile birlikte çıkar.
Film Harry Potter ve arkadaşlarının başarısı ile noktalanır.Filmde ilk olarak dikkat çeken durum öğrencilerin tek tek taşlamasıdır. Sırlar Odasısı’nda bulunan yılan boruları kullanarak öğrenciler tarafından farklı cisimlerle (su, fotoğraf makinesi, ayna) görülür. Yılanın filmde ki adı Basilisk’tir. Bunun sonrası ise taşlaşırlar. Sadece Mızmız Myrtle yıllar önce kızlar tuvaletinde yılanla (Basilisk) direkt göz göze gelerek ölmüştür.
Harry Potter ve Sırlar Odası Mitolojik Öğeler
Yunan mitolojisinde yeraltı dünyasının dişi canavarı olarak tasvir edilen Medusa’nın da saçları yılandan oluşur. Medusa’nın gözlerine bakanlar ise taşlaşırlar (Us, 2017: 14). Filmde öğrencilerin yılanın gözlerini görmesi ve taşlaması Yunan mitolojisinde Medusa hikayesiyle benzerlik gösterir
Medusa’nın yüzünün yerine yılan şeklinde olan saçları Sırlar Odası’nın kapısı olarak karşımıza çıkar.
Serinin 5. Filmi olan ve adını alan Harry Potter ve Zümrüdü Anka Yoldaşlığı filminden önce de Anka kuşunu burada ilk olarak Profesör Dumbledore’un odasında görüyoruz.
Harry Potter’ın önünde Anka kuşu bir anda yanarak yok olur. Dumbledore, Potter’a kuşun oldukça yaşlanlandığını ve küllerinden yeniden doğarak çıkacağını ayrıca gözyaşlarının da iyileştirici özelliği olduğunu söyler. Harry Potter, Sırlar Odası’nda yılan ile mücadele ederken yılan tarafından ısırılır ve Anka kuşu gelerek gözyaşlarını Harry’nin yarasının üzerine damlatarak yarayı iyileştirir.
Sırlar Odası içerisine giren Harry ve arkadaşları odada Poseidon tasviri ile karşılaşırlar. Sırlar Odası’nda bulunan duvarda ki kabartma Poseidon’nun yüzüne benzetilmiştir. Ayrıca ağzından sular çıkarması da deniz tanrısı Poseidon ile diğer ortak bir benzerliğidir.Yunan mitolojisinde Phoenix olarak adlandırılan Anka kuşu neredeyse dünya mitolojilerinin çoğunda yer almaktadır. Sonsuz yaşamı, yeniden doğuşu ve ateşi simgeler. Mitolojide de Anka öldükten sonra küllerinden yeniden doğar.
Şöyle ki ölmeden önce tarçın ve lavanta gibi çeşitli bitkilerden bir yuva yapar, ardından alevler içinde ölür ve küllerinden tekrar doğar. Filmde de ölüp tekrar dirildiğini görmekteyiz. Zümrüdü Anka Yoldaşlığı filminde ise Profesör Dumbledore, ankanın alev topuna dönüşmesiyle ortadan kaybolur.
Yazar: Ezgi Çelik