Sosyal Etkileşimin Fiziksel Ve Zihinsel Etkileri

AktüelGenel

İnsanlar tüm yaşamlarını toplumun bir parçası olarak geçiren sosyal canlılardır. Sosyal etkileşim doğamızda var ve bu durumu engelleyemiyoruz.

Peki, bu etkileşimin bize katkısı ne, zihinsel ve fiziksel düzeyde fayda sağlıyor mu? Gelin sosyal mesafenin korunmasına çok önem verdiğimiz bu günlerde bu konunun detaylarına birlikte inelim.

Sosyal olmak türümüzün sadece hayatta kalmasına değil aynı zamanda gelişimine de yardımcı olmuştur. En basiti insanlar fikirlerini paylaşmak için diller geliştirilmiştir. Ayrıca insanların doğuştan şefkatli varlıklar olduğu bilinmektedir ve bireyler kendilerine bakım ve paylaşım yapabilecekleri eşler aramaktadırlar.

Bir türün hayatta kalabilmesi için sadece üyelerinin üremesi yeterli değildir. Aynı zamanda yavrularını zararlardan sakınabilmeli ve akranlarını yaralanmalardan koruyabilmelidir. Böylelikle zorluklara karşı iş birliği içinde göğüs gerebilirler.

“Yüz yüze temas aşı gibidir.” Psikolog Susan Pinker, doğrudan kişiden kişiye temasın sinir ve anksiyeteye karşı sinir sistemimizi düzenleyen nörotransmitterların ortaya çıkmasını tetiklediğini dile getirir. Başka bir deyişle insanlarla yüz yüze iletişim kurduğumuzda uzun vadede stres faktörlerine karşı daha dirençli hale gelebiliriz.

“Yüz yüze temas, bir nörotransmitter kaskadını serbest bırakır ve bir aşı gibi, sizi şimdiki zamanda ve gelecekte korurlar, bu yüzden basitçe tokalaşmak, birine beşlik çakmak güven düzeyinizi artıran oksitosin salgılamanızı sağlar ve kortizol seviyenizi azaltır, böylelikle stres seviyeniz düşer. ”

Susan Pinker’e göre sosyal etkileşimin bir sonucu olarak, “dopamin üretilir, bu da bizi biraz yükseltir ve acıyı öldürür, doğal olarak üretilen bir morfin gibidir.”

Ayrıca yapılan çalışmalarda romantik bir partnere dokunmanın fiziksel ağrıyı hafifleteceğine dair bulgular mevcuttur. Buna benzer şekilde kanserle mücadele eden hastaların da sosyal destek alarak tedavilerine daha fazla cevap verdikleri gözlemlenmektedir.

Araştırmalar başkalarıyla iletişim kurmanın aslında beynimizi eğittiğini göstermiştir. Sosyal etkileşim hafızayı kuvvetlendirmekte ve beyni nörodejeneratif hastalıklardan korumaktadır. Bu yüzden ileriki yaşlarda yakın arkadaşlıklar kurmak zihinsel gerilemeyi önlemeye yardımcı olabilir.

Son zamanlarda yapılan araştırmalar sosyal bağlantıların daha sağlıklı bir fiziksel yaşam ile ilişkili olduğunu ileri sürmektedir. Hollanda’daki Maastricht Üniversitesi Tıp Merkezi’ndeki araştırmacılar, sosyal olarak aktif bireylerin tip 2 diyabet riskinde azalma olduğunu gördüler. Buna karşılık, arkadaşlarla dışarı çıkmak gibi sosyal aktivitelere katılmayan bireylerin, genellikle diyabetten önce gelen “prediyabet” adı verilen bir durumu geliştirme riskinin % 60 daha fazla olduğu görülmüştür.

Spor faaliyetlerinde de yalnız başına yapılan egzersizlerdense grup halinde yapılanların kişilerin stres seviyesini düşürdüğü ayrıca zihinsel ve fiziksel olarak daha iyi sonuçlar doğurduğu gözlemlenmektedir.

Bunların yanı sıra ergenlik dönemlerini kuvvetli yakın arkadaşlık bağları kurarak geçirenler ilerleyen yaşlarında daha düşük depresyon veya kaygı oranına sahiptirler.

Sonuç olarak eş, dost ve aile üyeleri ile yakın sosyal bağlar kurmak bizi mutlu eder ve uzun vadede mutlu bir yaşam sürmemize yardımcı olabilir. Aktif bir sosyal yaşam sürmek bize daha fazla refah ve daha uzun bir yaşam süresi sunabilir.

Yazar: Maide Gülenbay

Tags: anasayfaslider, fizik, Sosyal Etkileşim

You May Also Like

Tarihin En Ölümcül Salgın Hastalıkları
Petrol Fiyatları Neden Düştü?

En Çok Okunan

Herhangi bir sonuç bulunamadı.